ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Şizoid kişilik bozukluğuna sahip bireylerin en belirgin özelliği ilişki kurmakta isteksiz olup içe kapanık olmalarıdır. Belirgin özelliklerindeki çekingen ve içe kapanık yapıları nedeniyle ilişkilerini yönetmekte zorluk çekerler ve sosyal hayata katılmakta isteksizdirler. Ayrıca yalnız kalmayı sevdiklerinden dolayı insanları kendilerinden uzaklaştırır ve bu durum sosyal ortamda bulunmakta zorluk çekmelerine neden olur (Million vd., 2004).
Şizoid kişilik bozukluğunun ayırıcı tanılarından biri bu kişilerin, başkalarıyla ilişkiye girip başetmek zorunda kalmadan direkt olarak uzak kalmayı tercih etmeleridir. Çünkü bu kişilerin başkalarıyla başetme yöntemleri azdır. Başkalarının kendilerini fazla ilgilendirmediğini bilirler. En ilginç olanı ise başkalarınında kendilerine karşı ilgisiz olma eğiliminde olduklarının farkında olmalarıdır (Çakır, Bilge, 2020).
Konuşmaları yavaş, tekdüze, çarpık, belirsiz ve ne demek istedikleri belli olmayacak şekildedir. Konuşmalarda yaptıkları davranışlar uyuşuktur ve anlamsız el-kol hareketleri vardır. Tuhaf davranışları, garip ve paranoid fikirleri kişilerarası ilişkide izolasyon ve sosyal anhedoni ile karakterize olur. Kendi hallerinde yaşatmayı, mesafeli olmayı yeğlerler. Nadiren neşeli, nadiren öfkeli görünür ve ifade ederler. Duygusal tepkisizlik ve apati bu bozukluğun başlıca özelliklerindendir.
Nadiren de iç gözlemde bulunurlar, derin duygular yaşayamadıkları için kendilerini değerlendirmede doyum sağlayamazlar. İçgörülerinin zayıf olması şizoid kişilik bozukluğunun diğer bir özellliğidir. Kendilerini tanımlarken de içedönük, yumuşak ve düşünceli olarak bahsederler. Rekabetçi tutumlardan ve tutkulardan uzak durmaktan hoşnutturlar.
Belirtileri geç çocukluk veya ergenlikte görülmeye başlar. Bireyler bu bozukluğun tam bilincinde değildir fakat bir çoğu diğer insanlardan farklı olduğunu hissetmektedir. Erkeklerde görülme sıklığı kadınlardan daha fazladır. Ayrıca bu bireyler intihar etmeyi de düşünürler ama bu oran çok yüksek değildir. Olası tüm ilişkileri sonlandığında depresyon daha sık görülür. İntihar daha çok bir savunma mekanizmasıdır (Köroğlu, Bayraktar, 2010).
Bu bozukluğun tedavisinde en uygun yöntem psikoterapidir. Bazı hastalar bunun yanı sıra ilaç tedavisi de alabilir. Terapinin zor kısmı ise bireylerin terapiye katılmak istememeleri ve ısrara ihtiyaç duymalarıdır. Bu yüzden doktorun tavrı önemlidir. Bir diğer önemli olan durum ise tedaviye katılan hastanın tedaviyi aksatmadan devam etmesidir. Bu şekilde başarılı sonuç alma sanşı yüksektir.
Referans
Çakır, İ., Bilge Y. (2020). Şizoid Kişilik Bozukluğu Etiyolojisi Üzerine Bir Derleme. Psikoloji Bölümü Kitap Bölümü Koleksiyonu. https://hdl.handle.net/20.500.12436/2213
Köroğlu E., Bayraktar, S. (2010). Kişilik Bozuklukları. İstanbul: HYB Basım Yayın.
Millon, T., Millon, C. M., Meagher, S. E., Grossman, S. D., Ramnath, R. (2004). Personality Disorders in Modern Life. Canada:John Wiley & Sons.
Related Posts
Klasik Koşullanma Perspektifi Üzerinden Fobiler
‘Klasik Koşullanma’, Rus fizyolog Ivan Pavlov tarafından keşfedilmiş ve...
Travma Sonrası Stres Bozukluğu
Tıp literatüründe travma: insan vücudunun iskelet,deri,kafatası ve benzeri...
Çocuklarda ‘Oyun Bağımlılığı’
Bilgisayar/Video oyunları, çocukların ve genç yaş grubunun zevk alarak tercih...
Antisosyal Kişilik Bozukluğu
Bireylerde kişilik bozukluğu yaşamlarının birçok alanında çevreleri ve diğer...