İstem Dışı Körlük
Kalabalık bir sinemada boş yer arıyorsunuz. Birkaç dakika aradıktan sonra, sonunda bir tanesini bulup oturuyorsunuz. Ertesi gün, arkadaşlarınız tiyatroda neden onları görmezden geldiğinizi soruyor. Size el sallamalarına rağmen, siz onlara doğru baktınız ama onları görmediniz. Kalabalık bir salonda arkadaşlarımızı gözden kaçırdığımız gibi, bazen çevremizdekilerin görünümündeki değişiklikleri fark etmeyebiliriz. Hepimiz bir arkadaşımız saçını kestirdiğinde fark edememek gibi bir deneyim yaşamışızdır. Etrafımızdaki her şeyi algıladığımızı ve hatırladığımızı hissediyoruz ve ara sıra görsel ayrıntılara karşı ‘’kör’’ olmayı alışılmadık bir istisna olarak görüyoruz.
Görsel entegrasyon ve yön değiştirme üzerine yapılan son çalışmalar, bir bakış açısına göre çevremizin detaylarından şaşırtıcı bir şekilde habersiz olduğumuzu ortaya koyuyor. Dikkat başka bir nesneye veya göreve çevrildiğinde, kişiler genellikle beklenmedik bir nesneyi algılamakta başarısız olabilirler. Bu durum ‘istem dışı körlük’ olarak adlandırılan bir fenomendir. İstem dışı körlük görsel bir fenomen olmasına rağmen, işitsel ve dokunsal karşılıkları da vardır; örneğin, “dinlemiyorsak”, bize söylenen bir şeyi çoğu zaman duymayız.
Tüm istem dışı körlük görevleri (ve bunların gerçek dünyadaki benzerleri) aşağıdaki özellikleri paylaşır;
1. Gözlemci, birincil görev dediğimiz, dikkat gerektiren bir görevle meşguldür. Birincil görev, odaklanmış dikkat gerektirdiği sürece herhangi bir şey olabilir.
2. Her görev, gözlemci birincil görevi yerine getirirken meydana gelen beklenmedik bir olayı içerir. Beklenmeyen olay, birincil dikkat gerektiren görevle meşgul olmayan kişiler için açık olmalıdır. Ayrıca olay yeni, ayırt edici veya olağandışı bir şey olarak hemen tanımlanabilmelidir, böylece insanlar sorulduğunda bunu rapor edebilirler.
3. Kritik olay gerçekten beklenmedik olmalıdır. Olaylar beklendiğinde, birincil görev ve kritik olay arasında dikkat kaynaklarını farklı şekilde tahsis ederiz, bu da dikkatin fark etmedeki rolünü yorumlamayı zorlaştırır.
Referanslar
Jensen, M. S., Yao, R., Street, W. N., & Simons, D. J. (2011). Change blindness and inattentional blindness. WIREs Cognitive Science, 2(5), 529–546. https://doi.org/10.1002/wcs.130
Mack, A. (2003). Inattentional Blindness. Current Directions in Psychological Science, 12(5), 180– 184. https://doi.org/10.1111/1467-8721.01256
Simons, D. J., & Chabris, C. F. (1999). Gorillas in our midst: sustained inattentional blindness for dynamic events. Perception, 28(9), 1059–1074. https://doi.org/10.1068/p2952
Related Posts
ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN ROMANTİK İLİŞKİLERİNDE GÖZLENEN İSTİSMAR
İstismar günlük hayatımızın büyük kısmında yakından tanık olduğumuz bir olgudur....
Nehir Başında Ölüm: Narsistik Kişilik Bozukluğu
Kişilik, bireyin kedine has olan tavırları, hisleri ve fikirleri şeklinde...
Savaşın Asker Üzerindeki Psikolojik Etkisi – TSSB
Ülkeler arasındaki ilişkiler ulusal çıkarların korunması ile ilgilidir. Bu...